Göksel Karabayır kimdir ?
Klinik Psikoloji Yüksek Lisans
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Yüksek Lisans
Aile Danışmanı Sosyolog
İstanbul Üniversitesi Psikoloji Lisans devam ediyor…
Konstelasyon Kolaylaştırıcısı ve Eğitmeni
Türkiye’de Konstelasyon çalışmalarının öncüsü ve isim babasıdır.
Bert Hellinger ve Franz Ruppert ile uzun yıllar çok yakın çalışmıştır.
Dünya’nın bir çok ülkesinde konstelasyon çalışmaları yapmıştır.
Almanya Münih, Berlin,Bernried,Bad Reichenhall,Avusturya Schladming,İngiltere Londra ve Bristol,Hollanda Groningen,Amerika Birleşik Devletleri San Francisco,Meksika Hacıende Vista Avustralya Sidney,İsrail Rehovat Raanana,Ermenistan Erivan…
Türkiye’de İstanbul, İzmir,Ankara,Bursa,Kayseri, Edirne,Antalya,Kapadokya,Kaz Dağları, Assos, Urla…
Konstelasyon Çalışmaları, eğitimler ve kamplar devam etmektedir.
Konstelasyon kavramı bir sistem içindeki öğelerin birbirine göre konumu, durumu ve birbirinden etkileşimi anlamına gelmekle beraber psikoterapi literatürüne Bert Hellinger tarafından oluşturulan “Family Constellation Work” yani “Aile Konstelasyon Çalışmaları” ile girmiştir.
Buna göre her aile bir sistem oluşturur ve her bir bireyin eşit derecede aidiyeti söz konusudur. Sistemde oluşabilecek herhangi bir travma daha sonraki nesillleri etkiler ve fiziksel, zihinsel hastalıklar, tıkanıklıklar olarak kendini gösterir.
Konstelasyon kolaylaştırıcısı (uygulayıcısı, danışmanı) ve danışan eşliğinde grup seansı ya da bireysel seans olarak uygulanır. Her iki durumda da temsilcilere ihtiyaç olacaktır. Sistemik bakış açısıyla, konusunu çalıştığınız kişiyi “danışanı” etkileyebilecek olan kişi ya da kişiler belirlenir. Temsilci algısı fenomeninin, çalışmalara katılan herkesi hayrete ve şaşkınlığa düşüren, gücü ve yönlendirmesiyle adım adım danışanı etkileyen, hasta eden, tıkayan dinamiklerin kendini göstermesi bir süreçtir. Bu süreçte danışan, temsilci algısı, kolaylaştırıcı ve bilen alanın enerjisi birbirinden etkilenerek hareket eder. Bu nedenle konstelasyon çalışmasında en azından şu iki unsur çok önemlidir. Birincisi danışanın, bugüne kadar var olan durumu değiştirme isteği ve açık yüreklilikle konstelasyon çalışması talep etmesi.
İkincisi, bu konstelasyon çalışmasında danışana yardımcı olacak olan uygulayıcının, kolaylaştırıcının konstelasyon çalışmasından ne anladığı, ne kadar açık olduğu, bilgi birikimi, koşullanmaları, tecrübesi ve her şeyden önemlisi bilen alanda temsilciler ve danışan aracılığıyla ortaya çıkacak olanları nasıl gözlemlediği ve algıladığı son derece önemlidir. Konstelasyon çalışması sırasında unutmamalıyız ki sistemik, fenomonolojik ve yapılandırmacı (constructivist) yaklaşımlar gerekli ve geçerli algılama yollarıdır.
Daha önceki kuşaklarda yaşanmış her şey yüzyıllar önce olmuş olsa bile morfogenetik alanlarda kayıtlıdır ve kendini tekrar eder. Aile sisteminde güçlü, sıkışmış enerji ya da dolanıklık oluşturabilecek savaş, göç, cinayet, intihar, kazalar, erken yaşta anne-baba, kardeş ya da çocuk kayıpları, miras haksızlıkları, dışlanılan-yok sayılan kişiler ya da olaylar, kürtajlar gibi yaşanmışlıkların daha sonraki kuşakları olumsuz anlamda etkilemesi, olayın yaşandığı dönemde aile sistemine ait insanların bu yaşanmışlıklardaki duruşu ile doğrudan bağlantılıdır. Eğer yaşanılan dönemde aile sistemindeki kişiler yaşananı yok saydıysa, sorumluluk almadılarsa, kabul edemedilerse bu enerji kolektif vicdan gereği ve anne-baba ile bağlanma süreciyle daha sonraki kuşaklar tarafından telafi edilmek üzere üstlenilir.
Sistem çok temel olarak şu şekilde çalışıyor. Derin düzeyde işbaşında olan, “iyi-kötü” yargılarına yer vermeden, hiçbir şekilde hiçbir şeyi dışlamayan arkaik bilinçdışı bir düzlem ve bu bilinçdışının yeniden dengeleme girişimlerine farkında olmadan aracılık eden kişilerin bireysel vicdanında hissettikleri. Kişilerin doğuştan bağlı bulundukları aile sistemi dahil, daha bir çok sisteme aidiyetlerinin devamını sağlamak adına bireysel ve kolektif vicdanın her zaman iş başında olduğu bir sistemden bahsediyoruz bir yönüyle de.
Modern tıp tarafından teşhis konulmuş birçok fiziksel hastalık dışlanılan, yok sayılan bir şeyi (kişi, olay, duygu) temsil edebiliyor. Kişinin var olan hastalığının sistemik bir kilitlenmeden, dolanıklıktan geldiğini yapılan konstelasyon çalışmasında görebiliyorsak kişide düzelme o andan itibaren başlayabiliyor.